1 Temmuz 2014 Salı

VARNA: Schengen varsa durma git komşuya :D

Bu yaz hafta sonlarını Schengen vizesi isteyen yakın yerlerde geçirmek için mayıs başı Yunanistan konsolosluğundan Schengen vizesi aldım. Hazır vizeyi almışken de ilk geziyi Bulgaristan’a yapmaya karar verdim. Benim gibi Schengen alan diğer arkadaşlarla bir gün konuşurken bir baktık 28-29 Haziran’a denk gelen hafta sonu için bir Varna gezisi organize edivermişiz :D 


Cuma akşamı 75 TL’ye Metro turizm’den almış olduğumuz biletimiz ile Varna’ya yola koyulduk. Akşam 19:30’da otogardan bindik ve sabah 05:30 civarı Varna merkezdeydik.
Türkiye kara sınırından çıkarken pasaport ve vize işlemlerinizi halletmek için otobüsten indik ve TR’den çıkışı yaptık sonrasında otobüse tekrar bindik ve Bulgaristan sınırına geldik. Burada otobüsten inmeden iri yarı bir Bulgar sınır polisi otobüse gelip pasaportlarımızı topladı. Bizi otobüsten indirmeden işlemlerimizi yaptılar ve pasaportları tekrar getirdiler. Böylece sınırı geçmiş ve Bulgaristan’a giriş yapmış olduk. Bu işlemler 1-1,5 saat arasında bir sürede yapılıyor. Ayrıca sınır akşamları çok soğuk oluyor bilginize!

Önümde oturan teyze koltuğu ilk dakikadan beri yatar pozisyona getirdiği için yolculuk bana tam bir eziyet oldu :D Sağ olsun yol arkadaşlarımın (Gökhan, Ender ve Serhat) muhabbetleri iyiydi de zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.

 İstanbul Otogar

Tarihe baktığımızda Bulgar'lar sırası ile Roma, Bizans, sonrasında Osmanlı hâkimiyetinde yaşamışlar. 1. Dünya savaşına aynı safta katıldığımız komşularımız, Sovyet etkisi ve bağımsızlık hayali ile nüfusun yarısından fazlası Türk olmasına rağmen 1908'de bağımsızlığını ilan ediyor. 2007'den beri de Avrupa Birliği üyesi bir ülke durumumda.

(Not: Schengen vizesi ya da Bulgaristan vizesi alarak Bulgaristan sınırlarına giriş yapabilirsiniz.)

Saat 05:30’da Varna’ya geldik. Varna’da isterseniz son durak olan otogarda isterseniz Katedralin olduğu şehir merkezinde inebilirsiniz. Biz Katedralin orada indik. Yanımızda Bulgaristan parası leva olmadığı ve döviz değişim yapan bürolar henüz açılmadığı için biraz gezinerek zaman geçirmeye karar verdik. Preslav caddesinden aşağı doğru ara sokaklardan inerek sahile paralel uzanan Primorski Park’a geldik. Biraz sahilde yürüdük ve erken saatlerde şehri keşfettik fakat bir süre sonra uykusuzluk ve açlığımız başımıza vurunca bankamatiklerden bir miktar leva çekip kahvaltı etmeye karar verdik. Slivnitza caddesi üzerindeki bir bankamatikten para çektikten sonra yine bu bölgede bulunan Cherno More Casino Otel’in en üst katında açık büfe kahvaltı yaptık. Uykusuzluğun ve sabah mahmurluğunu bol kahve ve çay içerek attıktan sonra kalacağımız hostelimize sırt çantalarımızı bırakmak için yola çıktık. Yo-Ho hostel tam sırtçantalı gezginler için tasarlanmış sevimli ve merkezi yerde bulunan bir hostel. Geceliği paylaşımlı odada kişi başı 11 euro. Hostelde 1-2 saat dinlendikten sonra vurduk kendimizi yollara. (1 Euro=1.96 Leva).


Varna şehir merkezi haritası




(Bu arada Avrupa birliğine 2007'de girmelerine rağmen hala Euro kullanmıyorlar, bilginize!)

İlk gün hem biraz yorgun olduğumuz hem de keyif yapmak istediğimiz için şehir sokaklarını gezmeyi tercih ettik. Hristo botev caddesi üzerinde bir Turist Info Center bulunmaktadır. Buradan edineceğinizi bir harita ile şehri rahatlıkla gezebilirsiniz. Hristo Botev, Preslav, Knyaz Boris, Maria-Luiza, Slivnitza, Primorski caddeleri mutlaka görülmesi gereken caddelerden bir kaçıdır. Biz de bu caddelerden ve bunları kesen sokak aralarından geçerek şehrin önemli yerlerini görmüş olduk. Sonrasında da sahile paralel olan Primorski caddesinden ilerleyerek limana ulaştık. 


Hristo botev caddesi

Drama Theatre 

Sokak aralarındaki heykeller

Primorski parktan sahile iniş 


Bu arada şehrin parkları bahçeleri Ihlamur ağaçları ile dolu. Şehri gezerken mis gibi Ihlamur kokuları size eşlik ediyor.


Ihlamur ağaçları 

Sahil kenarındaki mekanlardan biri 

Bulgar balıkçılar 

Sahilden Varna'ya bakış

Varna plajları

Sahilde vakit geçirilebilecek mekanlar

Primorski Park

Varna'da ilk kahvaltımız-Cherno More Casino Otel Roof Restoran

Cherno More Casino Otel'den Varna manzarası

Varna sahil'deki güzel heykeller

Limana geldiğinizde Mr. Baba isimli bir gemi göreceksiniz. Şimdilerde restoran olarak kullanılan bu gemi limanın başlangıcına renk katıyor.


Mr. Baba

Limandan plaj manzarası

Sonra tekrar ana caddeye çıktık ve saat kulesinin bulunduğu tren istasyonuna vardık. 

Varna tren garı

Varna sokak araları

Varna belediye binası 

Bulgar biraları

Biraz buralarda dolaştıktan sonra ara sokaklardan Vladislav Varnenchik caddesinden otobüse binip “Golden Sand” olarak bulunan Varna’ya 45 dk uzaklıkta bulunan tatil cennetine gittik. Kişi başı 3 leva ödeyerek, güzel manzara eşliğinde 409 numaralı otobüs sizi Golden Sand’e götürecektir. Güne erken başladığımız için saat hala öğle saatlerini biraz geçmişti. Öğleden sonrasını burada kokteyl içerek geçirdik ve güzel bir yemek için merkeze dönmeye karar verdik. Fakat sonrasında ünlü Bulgar içkilerini almak ve günün sıcağını biraz atlatmak için otogarın yakınındaki çakma Google logolu Grand Mall alışveriş merkezine gidecek şekilde planımızı değişirdik. 20 leva karşılığında bir taksiye atlayarak alışveriş merkezine vardık. Biraz vakit geçirip susuzluğumuzu giderdikten sonra tekrar merkeze inip ucuzluğu ve lezzeti karşısında hayrete düştüğümüz bir pizzacıya oturduk ve karnımızı doyurduk. 6 leva karşılığında koskocaman bir pizzayı mideye indirdik. Düşünün 1,5 dilimi doymanıza yetecek büyüklükte 8 dilimden oluşan bir pizzaaa!!!!!

Varna'daki pizzaları mutlaka deneyin (Pizza yemek için sabırsızlanan gezginler :))

Biraz yorgun ama tıka basa tok olarak Varna’daki ilk günümüzü bitirmiş olduk. Tabi ki gece eğlencesini sevenler için de Varna’da birçok seçenek bulunmakta. Sahil şeridindeki sayısız disko ve barlara takılarak eğlencenin dibine vurabilir ya da bir şişe şarabınızı alarak kumsalda vakit geçirebilirsiniz. 


Varna'da turistleri cezbeden restoran sunumları :D

İkinci günü de tarihi yerleri, eski şehir merkezini ve doğal parkları gezmeye ayırdık. Sabahtan bir Fransız restoranı olan “Europe Bistro”’da kahvaltımızı ettikten sonra Roma hamamları, Etnografya müzesi, Varna Tarih müzesi, Deniz Müzesi, Katedral, Arkeoloji müzesini gezdik.

Denizcilik müzesi



Roma hamamları 2 ayrı bölgede bulunmaktadır. Birincisi M.S 2 ve3. yy’lardan kalma diğeri ise M.S 4ve 5. yy’lardan kalma tarihi Roma Hamamları.

M.S 2 ve3. yy’lardan kalma Roma hamamları

M.S 4 ve 5. yy’lardan kalma Roma hamamları

Roma hamamları'nın arka tarafındaki kilise

Varna tarih müzesi 3 katlı bir yapı. Dışı sarmaşıklarla kaplı bu binada Varna tarihine dair bilgi edinebilirsiniz. Müzeye girişte görevliden İngilizce açıklama olan bir doküman istemeyi unutmayın.

Varna tarih müzesi 

Sokak aralarındaki sevimli kafeler

Restore olmayı bekleyen güzel Varna binaları

Etnografya müzesi ise, Varna yaşam tarihi hakkında fikir edinebileceğiniz ve müzenin bahçesinde erik yiyebileceğiniz çok sevimli bir müze. İçini görmek istemiyorsanız binanın dışını mutlaka görün derim.


Etnografya müzesi

Bu arada yukarıda bahsettiğim müzelerin hepsi için giriş ücreti tam 4 leva, öğrenci 2 leva!

Sonrasında yolumuzu yukarı çevirerek Katedrale ulaştık. Hristo Botev ana caddesi üzerinde bulunan katedral görülmeye değer. İçine girmek ücretsiz fakat foto çekmek istiyorsanız 6 leva vermeniz gerekiyor.


Katedral

Katedralin bulunduğu caddenin devamında ise parkın içinde Arkeoloji müzesi bulunuyor. Hem yapı itibari ile hem de barındırdığı dönemsel eserler açısından önemli bir yere sahip olan bu müze gezmeye kesinlikle değer bir tarihi yapıdır.


Arkeoloji müzesi

Buranın giriş ücreti tam 10 leva, öğrenci 3 leva. Burayı gezdikten sonra önündeki parkta oturup dinlenmeyi ihmal etmeyin.


Biz tarih turumuzu bitirdikten sonra sahil boyunca uzanan parkı gezmeyi tercih ettik böylece hem öğleden sonranın sıcağından biraz kaçmış hem de yemyeşil parklarda serin vakit geçirmiş olduk. Primorski parkının orta hızda yürüyerek baştan sonra 2-3 saatte gezebilirsiniz. Sonrasında tekrar sahile inip, sahil kenarındaki restoranlarda açlığınızı ve susuzluğunuzu giderebilirsiniz. 


Primorski parkın içindeki heykel

Primorski parkta halk spor yapıyor

Bu arada parkın içinde hayvanat bahçesi, yunus gösteri merkezi (Bu tarz gösteri merkezlerine karşı olduğumuz için gitmedik tabi ki!!!) ve çeşitli aktivitelerin yapıldığı alana denk gelebilirsiniz.


Primorski parktaki motosiklet mezarlığı :D

Biz de parkta iyice yorulduktan sonra Krişmata isimli deniz ürünleri ve ev yapımı şarabıyla ünlü mekâna oturduk ve akşam üzeri keyfi yaptık. 21:30’da dönüş otobüsümüz olduğundan yemek keyfini çok uzatmadan merkeze doğru geçip, çay kahve içtik ve otogarın yolunu tuttuk. 

Krişmata'nın zengin menüsü

Belçika usulü midye

Böylece 2 günde dopdolu bir Varna gezisi yapmış olduk. Vizesi olan ve hafta sonunu yakın bir yerlerde geçirmeyi düşünen herkese Varna gezisi tavsiyemdir.

Gelelim Varna ve Bulgarlar hakkındaki görüşlerime ve edindiğim bilgilere: 


-Ekonomi oldukça kötü, maaşlar ve alım gücü düşük
-Genç nüfus çok fazla
-Kadınlar çok bakımlı ve güzel (Zaten ırk güzel :p) 
-Erkeklere küçük bir uyarı: Eşinizle veya kız arkadaşınızla gidiyorsanız bir kere daha düşünün aksi taktirde dönüş yolunda yalnız olabilirsiniz!
-Şehir çok düzenli ve temiz olmasa da Avrupa standartlarını çok yakın zamanda yakalayacağını hissettiriyor çünkü alt yapılar ve şehir gelişimi planlı ilerlemekte
-Varna gerçekten yemyeşil, henüz turizm saçmalığı altında deniz kenarları mahvedilip otel yapılmamış
-Yiyecek ve içecekler Türkiye’nin turistik bir yeri ile kıyaslandığında neredeyse 3’te biri fiyatında
-Dondurmaları çok güzel mutlaka deneyin :D
-Bulgar birası denemeden dönmeyin
-Varna bu kadar değil tabi ki, yukarıda bahsettiklerim 2 günde dolu dolu yapılacaklardan bir kaçı. İsteğe göre plan şekillendirilip Burgaz şehrine de uğranabilir.

Gezi bütçesi hakkında da bilgi vereyim: Yeme, içme, konaklama, hediye alma, Varna gidiş dönüş ulaşım dâhil: 300 TL! zaten bunun 150 TL si yol olduğunu hesaba katarsanız çok az bütçe ile 2 günlük Varna gezisi planlayabilirsiniz :D

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder